14 Mayıs’taki Kritik Seçimde KHK’lıların İzleyebileceği Oy Stratejisi
Türkiye’nin 2. yüzyılı başlarken çok kritik seçime 1 aydan az bir süre kaldı. Partiler milletvekili adaylarını belirlediler. Meclis aritmetiğini sağlamak adına muhalefet partileri büyük oranda üzerlerine düşen fedakârlığı yaptılar. Millet İttifakı aday belirleme ve ortak liste ile seçime girme konusunda ortak aklın gereğini yerine getirdiler ortak listeler ile seçime gidiyorlar. Bu yapılan çalışma ile Meclis çoğunluğu muhalefete geçecektir.
Millet İttifakının 5 Partisi ortak liste ile seçime giderek birbirine güven duyduklarını da göstermiş oldular. CHP ile İYİ Partinin 16 ilde fermuar yöntemi ile ortak liste yapmaları da ortak aklın ve istişarenin sonucudur. Millet İttifakının partileri seçime giderken ortak aklı kullanmaları ve uzlaşmaları gelecek adına da umut vericidir.
İyi Partinin yaşadığı krizi atlatıp toparlanma eğiliminde olduğu gözüküyor. Kaybettiği oyları geri kazanıp, bir miktar üzerine de çıkabilir. Kriz sürecinde parti içinde olup parti aleyhine çalışan kişiler açığa çıkmış oldu. Sayın Meral Akşener ekibinin içinde kimlere güvenip kimlere güvenmemesi gerektiğini gördü. Milletvekili Aday Listelerini incelediğimizde İYİ Partinin halkta karşılığı olan adayları tercih ettiğini gördük. Yozgat’tan Sayın Lütfullah Kayalar’ı, Ordu’dan Sayın İdris Naim Şahin’i aday göstermesi bu duruma örnektir.
Aday Listeleri incelendiğinde büyük çoğunluğu Yeşil Sol Partiden olmak üzere 31 KHK’linin milletvekili adayı olduğunu görüyoruz. Aday gösterilenlerin üçte biri seçilebilecek yerlerden aday gösterilmiştir. Seçilip seçilemeyeceği net olmayan birkaç aday vardır. Seçilme ihtimali olan bu yerlerde KHK’liler bu adaylara oy vereceklerdir.
Siyasi Partilerin içinde yaşadığımız haksızlıkları dile getirmekten çekinmeyen, her çağrımızda bizim yanımızda olan İnsan Hakları Savunucusu isimler vardır. Bu kişilere açıktan destek olmak vefa borcudur. Örneğin Diyarbakır’dan CHP Milletvekili adayı gösterilen Sayın Sezgin Tanrıkulu bu kişilerden biridir. Deva Partisinden Sayın Mustafa Yeneroğlu bir diğer önemli isimdir. Bu kişilerin alacakları oy miktarları parti içinde daha etkin olmalarını sağlayacaktır.
Ayrım yapmadan tüm mağdurların sesi soluğu olmuş Sayın Ömer Faruk Gergerlioğlu’na ayrıca değinmek gerekir. Bir ay öncesinde partisi kendisini aday gösterip göstermeme konusunda kararsızdı. Sayın Gergerlioğlu’na gösterilen ilgi ve Sayın Gergerlioğlu’nun toplumdaki karşılığının görülmesi yeniden aday olmasını sağlamıştır. Kocaeli’nde bulunan KHK’lilerin kendisine destek vermesi ve olabildiğince çok oy alması İnsan Hakları Mücadelesi bakımından önemlidir.
İYİ Partinin diğer Muhalefet Partilerine göre KHK’lilara mesafeli duruş göstermesi KHKliların İYİ Partiye yakınlaşmasına engel olmuştur. Oysa İYİ Partiye yakınlık gösterecek Güvenlik Bürokrasisinden olup KHK ile ihraç olmuş on binlerce insan var. Kriz sonrası KHKlılarla yakınlaşmayı engelleyen ve halkta karşılığı olmayan kişiler partiden uzaklaştı ve halkta karşılığı olan sağduyulu insanlar parti içinde daha güçlü hale geldi. İYİ Parti içindeki bu olumlu değişime destek olmak gerekir. Ordu ve Yozgat gibi illerde halkta karşılığı olan adayların yüksek oy alması İYİ Partiyi halka daha da yakınlaştıracaktır. Halka yakınlaştıkça, KHKlılara da yakınlaşacaktır. Biz KHKlılar halkız, bu halkın içinden çıkmış halkın çocuklarıyız. Ordu ve Yozgat gibi illerde İYİ Parti desteklenebilir.
Millet İttifakı Partileri üzerlerine düşen fedakârlığı yapıp en çok vekil çıkaracak şekilde listeleri oluşturmaya çalıştılar. Şimdi sıra bilinçli seçmendedir. Öyle tercihte bulunmalıyız ki hiçbir oy boşa gitmemelidir. Her ilde dengeleri gözeterek oyumuzu en verimli şekilde kullanmalıyız. Bazı partilerin bazı illerde milletvekili çıkarması imkânsızdır. O illerde oyumuzu o partiye verip oyumuzu ziyan etmemek gerekir. Bir milletvekili için ortalama 60 bin oy gerekiyor. Bir partinin bir ilde alacağı 3-5 binlik oy o partiye bir şey kazandırmazken muhalefet partilerinin 1 milletvekilini kaybetmesine neden olabilir. Bilinçli seçmenler olarak boşa giden 1 tane bile oyumuzun olmaması gerekir.
KHKlilar olarak 7 yıllık uzun sürecin ardından ilk defa çözüme bu kadar yaklaşmış durumdayız. Sayın Kılıçdaroğlu’nun hazırlattığı ilk 100 günde yapılacaklar listesinde KHK mağduriyetlerini gidermeye yönelik açıklamalar da yer almaktadır. Eğer Sayın Kemal Kılıçdaroğlu kazanırsa haziran ayında on binlerce KHKli arkadaşımız görevine döner. Hukuka dönülmesi ile beraber diğer kalan kişilerin de göreve dönme süreci başlamış olur.
Bizim için çok kritik bu seçimde elimizden ne geliyorsa yapmamız gerekir. Hatırımızın geçtiği herkesten destek istemeliyiz. Ve oyumuzu en faydalı olacak şekilde stratejik kullanmalıyız.
ENGİN AVCI