Salı, Kasım 5, 2024
GÜNDEMSİYASET

CHP’de Neler Oluyor?

‘Altılı masa’nın anayasa metnini açıkladığı ve hemen ardından toplantı yaptığı gün, CHP Genel Merkezi’nde hem masanın hızlanan adımları hem de parti içindeki son gelişmeler konuşuluyordu. CHP’de bir yandan milletvekilliği için istifaya hazırlanan il ve ilçe yöneticilerinin yerine gelecek isimler konuşulurken bir yandan da İstanbul’da açıklanacak vizyon belgesinin son hazırlıkları gözden geçiriliyor.

Diken’den Altan Sancar’ın haberine göre,

CHP’de geçtiğimiz günlerde yayınlanan genelgeyle 2023 seçimlerinde milletvekili adayı olmak isteyen örgüt yöneticilerine, mevcut görevlerinden istifa için 26 Aralık’a kadar süre verilmişti. Partinin genel merkezinde bu süre zarfında istifa edeceklerini bildiren il ve ilçe başkanlarından boşalacak koltukların doldurulması için hazırlıklar yapıldı.

Boşalacak koltuklara gelecek isimlerin belirlenmesi amacıyla parti içinden bazı kurmaylar görevlendirildi. Görevlendirilen kurmaylar isimleri partinin genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na iletecek. Bu nedenle bugünlerde parti genel merkezi boşalan koltuklar için ‘olası adayların’ uğrak noktası haline gelmiş durumda.

Öte yandan parti üyeliği aldığı ceza nedeniyle düşürülen CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun yerine ‘resmiyette’ bir ismin belirlenip belirlenmeyeceği ise henüz netleşmiş değil. Partideki genel eğilim koltuğun bu aşamada boş kalması ve resmi işlerin vekaleten yürütülmesi yönünde. Ancak parti içinden bazı isimler, koltuğun boş kaldığı süre içinde bazı partililerin ‘boşluğu doldurma çabası içinde’ olacağı endişesini taşıyor. Bu nedenle Kılıçdaroğlu’nun duruma ‘ağırlığını’ koyması gerekliliğine işaret ediyor.

Tam da bu çalışmalar sürerken, iktidara yakın medya organlarında İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Kaftancıoğlu arasında bir ‘gerginlik’ olduğu iddia edildi. Parti genel merkezindeki isimlerin de gündeminde olan bu iddia karşılık bulmasa da ‘tarafların bu iddialara net tepki göstermesi ve yalanlaması’ gerekliliği üzerinde birleşiliyor.

Son günlerde gündemde olan “İmamoğlu, Kılıçdaroğlu’yla yarış halinde” iddialarıysa CHP’liler açısından ‘saçma’ görülüyor. Partililer, Kılıçdaroğlu’nun 3 Aralık’ta İstanbul Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde açıklayacağı vizyon belgesine dair pek de bilinmeyen bir ‘katkı’ üzerinden durumu izah ediyor:

“3 Aralık’ta açıklanacak ve geçtiğimiz günlerde İstanbul’da MYK üyelerimize sunumu da yapılan vizyon belgemizde, Ekrem Bey ve ekibinin de katkıları var. Partimizin iktidar yürüyüşüne Ekrem Bey’in doğrudan ve dolaylı bunca katkısı varken, kendisinin genel başkanla yarışta olacağını düşünmek saçmalık. Elbette Ekrem Bey’in de siyasi hedefleri var, bu hedefler arasında yükselmek de var. Ama bunu genel başkanla yarışarak değil, diyalogla yapacak bir isim.”

CHP’liler, Kılıçdaroğlu’nun ardından genel başkanlık koltuğu yarışında parti içindeki önemli adaylardan biri olarak İmamoğlu’nu işaret ediyor. Fakat İmamoğlu ile birlikte parti genel merkezinde ‘ağırlığı olan’ başka isimlerin de olduğunu ve ‘kıyasıya bir yarış’ olacağını inkâr etmiyorlar.

Parti içinde farklı görüşlere sahip olduğu bilinen CHP’lilerin neredeyse tamamının birleştiği noktaysa medya önünde tartışmanın doğru olmadığı şeklinde. CHP’liler, ‘kritik bir seçim’ sürecinde olduklarını söyleyerek, ‘doğal iç tartışmaların’ medya üzerinden yürütülmesi halinde partilerinin yıpranacağına inanıyor. Bu nedenle parti içi diyalog kanallarının kullanılması ve tartışmaların kamuya mal edilmemesi gerekliliğini vurgulayarak “Küçük olsun benim olsun yakıştırması bize yakışmaz” diyor. Öyle ki bir partili “Medya üzerinden tartışma yürütülmesi genel başkanın en çok tepki gösterdiği şeylerden. Bu durumda ‘Biz nelerle uğraşırken, siz bunlarla uğraşamazsınız’ dediğini sıkça duymuştuk” diyor.

Diken