Perşembe, Ocak 23, 2025
MEDYADA BUGÜN

Ayşe Baykal: Batsın Sizin İmajınız!

Ahlak polisiyle ilk kez Mekke’de tanışmıştım. Konakladığımız yerin bahçesinde oturuyordum. Çocuk bir şeye kızdı ve kadınlardan yaşlıca olana tekme atmaya başladı. Etrafıma bakındım, ne hikmetse tek bir ahlak polisi (!) de yoktu.

Kaçıncı yüzyıldayız, kadının “cadı” ilan edildiği Orta Çağ zihniyetinden kurtulamıyoruz bir türlü.

Ahlak polisliği veya ahlak bekçiliği yapanların ve yaptıranların; KADIN’dan korktukları kadar şeytandan korktuklarını zannetmiyorum. Adeta göremedikleri şeytanı, görebildikleri kadınla eşleştiriyor ve kendi belirledikleri kalıbın dışına olan kadınları düşman, dinden çıkmış ya da direkt şeytan olarak addediyorlar.

“Kendi belirledikleri” diyorum çünkü din ve gelenek; erkeklerin, kadınları tahakküm altına alması için başvurdukları bir yöntem şekline geldi.

Dikkat edin, kadınlarla ilgili en ufak bir ayrıntıda “İslami hassasiyeti” tavan yapmış olan erkeklerin çoğunluğu; gerek günlük, gerek siyasi, gerekse iş yaşamlarında İslam’a aykırı onlarca davranışta bulunur. Nedenini sorsanız onlarınki zaruridir. Yani tam bir “Rabbena, hep bana…” anlayışı…

İran’da “başörtüsü kurallarına uygun örtünmediği” gerekçesiyle gözaltına alınan ve şiddet gördüğü iddia edilen 22 yaşındaki Mahsa Amini’nin ölümü üzerine İran’ın eski ve yeni yöneticilerin açıklamalarını okuyun lütfen.

Genel tablo; ülkeyi yöneten erkeklerin, genç bir kadının ölümünden ziyade İslam’ın ve devlet imajının zedelenmesinden üzüntü duymaları…

Bir insan ölmüş hâlâ imaj derdindeler. Batsın sizin imajınız!

Yahu kardeşim; senin ülkende bir kadın ölmüş, ister polis şiddetinden ister gözaltındayken doğal şekilde hayatını kaybetmiş olsun, neticede kadınların giydiklerini veya giymediklerini kontrol amaçlı ahlak polisin var mı? Var.

Böyle bir gerçek açıkça varken başka bir şeyin İslam’a veya devletinin imajına zarar vermesine gerek var mı?

Böyle giderse, yakın zamanda İslam ülkelerinde başörtülü kadın kalmayacak.

Ayşe BAYKAL’ın Yazısı