Size Hiç Vebalı Gibi Davranıldı Mı?
Ne sevimsiz bir soru değil mi? Ama bu vebali olma halini bir gecede hukuksuz bir şekilde KHK’larla ihraç edilen tam 152 bin insan iliklerine kadar yaşadı ve kısmen de yaşamaya devam ediyor. İşte size belki de dünyada hiç bir örneği yaşanmayan bazı çarpıcı örnekler:
KHK ile işinden atmadan önce çalıştığımız kurumlarda el üstünde tutulmuş olmamıza rağmen işyerimize gidip vedalaşmamıza kişisel eşyalarımızı almamıza bile izin verilmedi.
Aynı apartmanda bir arada yaşadığımız komşularımız bizi görünce yönünü değiştirdi aynı asansöre binmek istemedi.
Bazılarımız oturduğumuz evlerimizden çıkartıldık.
Görevde olduğumuz zaman ailenin iyi evlatlarıyken birden bire iletişim kurulması sakıncalı kişi olduk daha vahim olanı “terörist evlat” olduk.
Diğer çocuklarına veya kendilerine zarar gelmesin diye annemiz babamız kardeşlerimiz bizimle ilişkilerini kestiler.
Okulda ve mahallede oynayan çocuklarımızı arkadaşları “teröristin çocuğu” diye dışladılar.
Yine tüm öğrencilerine eşit davranacağını dair yemin etmiş olan öğretmenler bile bizim çocuklarımıza kötü davrandı ve veli toplantılarında bizi teşhir ederek diğer veliler tarafından dışlanmamıza sebep oldular.
Yurt dışında okuyan çocuklarımız pasaportları iptal edildiği için okulu bırakıp geri dönmek zorunda kaldı.
Çocuklarımızın aldıkları bursları kesildi burs hak edenlere burs verilmedi.
Hasta ve yaşlı yakınlarımıza bakarken aldığımız bakim paraları kesildi.
Koruyucu aile olarak aldığımız çocuklarımız bizden geri alındı.
Mal varlıklarını ve banka hesaplarına bloke koyuldu.
Banka kartlarımıza el konuldu ve kredi çekmemiz engellendi.
Tapuda şahitlik haklarımızı dahi kullanamadık.
Çalışmak için başvurduğunuz işyerleri bizi ise almadı.
Çalıştığımız yerde KHK’lı olduğumuz anlaşıldığında işten atıldık.
Esnaflık yaparken bizden alışveriş yapmama kampanyası başlatıldı.
Esnaf kredisi başvurumuz reddedildi. Bu saydıklarım uğradığımız 145 çeşit hak kayıplarının sadece bir kısmı…
Tabi ki bu yaşananlar bizim ruh halimizi aile düzenimizi sarsarken artik her şeye alınan, sosyal ilişkileri allak bullak olan bireyler olduk. Çoğumuz bu süreci ilaç desteği ile atlatmaya çalışıyoruz. Birçoğumuzun evlilikleri bitti ve en korkuncu ise 119 arkadaşımız bu sürece dayanamayarak hayatını sonlandırdı. Ayrıca 1347 arkadaşımız ya hastalanarak ya da bilmediği işlerde çalışırken yaşamlarını kaybettiler.
İşte tüm bu yaşananlara rağmen bu süreci kabul etmeyen ve bu zulmün bitmesi için mücadele yürüten vebalılarımız da var. Hem de çok farklı düşüncesi inancı olan bu vebalılar yani biz varız ve bize yaptığınız hukuksuzluğu kabul etmiyoruz. Bizden aldığınız her şeyi geri alacağız. Her yerde bu haksızlığı hukuksuzluğu anlatıyoruz ve bu işin sorumlularını teşhir ediyoruz.
Biz vebalılar bu ülkede biz de varız bizi görecek ve kabul edeceksiniz. İşte bu kararlı duruşumuz sonucu neredeyse tüm siyasi partiler ve toplum biz vebalıları görmeye tanımaya başladı. Çünkü biz vebalılar artık meselenin sadece işlerimize dönüş olmadığını aynı zamanda bu ülkenin demokratikleştirilmesi gerektiğini belirtiyor ve her yerde söylemeye ve buna uygun pratikler gösteriyoruz.
KHK’lar iptal edilip biz vebalılar işlerimizin başına geçtiğimizde de bu ülkedeki demokratik değişimin en önemli özneleri olacağız. Çünkü artık bizler hayata daha farklı gözle bakmayı, olaylar arasında neden sonuç ilişkilerine daha net, objektif ve hak temelli yaklaşmayı öğrendik. Dolayısıyla paradigmamız değişiyor. Bizler, özgür demokratik bir ülkenin inşasında en önemli belirleyicileriz ve belki de çok ağır gelebilir ama pek çok KHK’lının dediği gibi “İyi ki KHK’lıyız”.
Münir KORKMAZ
Yazıların yazar isimleri yazılarda yok. Yazar adı eklenmesi lazım.
Teşekkürler.
Bunca zulme,haksızlığa,dışlanmaya rağmen hiçbir olumsuz davranışta bulunmayan ,dişini tırnağına takarak rıskını kazanmaya çalışan KHKlara bu ülke çok şey borçlu .Vr tekrar belini doğrultmak için bu insanlara ihtiyacı var.şartlar değştiğinde çok mahcup olacaklar