Cuma, Aralık 13, 2024
AÇIK GÖRÜŞ

“Başvurunuzun incelemesi devam etmektedir”

Eser Karakaş
KHK hukuksuzluğu aileleriyle birlikte en az bir milyon insanı etkiledi. Bu seçmen kitlesi siyasi gücünü bu rezalete sebep olanlara karşı fire vermeden kullanmalı.

KHK konusuna çok girmek istemiyorum, hafızam beni aldatmıyor ise sadece bir kez yazdım daha önce, bu yazı da ikinci olacak.

Bu konuya girmeyi çok istemememin temel nedeni kendimin de KHK’lı olmam; üniversitedeki görevimden hukuksuzca, on binlerce başka memur ve öğretim üyesi ile birlikte 29 Ekim 2016 tarihinde 675 sayılı KHK ile uzaklaştırıldım.

Bu hukuksuzluğun yarattıkları görebildiğim, sezebildiğim kadarıyla her KHK’lıya farklı biçimlerde yansıyor ama eksiksiz herkesi çok olumsuz etkilediği aşikâr. 

34 sene fasılasız çalıştığım üniversite kurumundan birilerinin canı öyle istedi ya da bazı alçaklar muhbirlik yaptılar, böyle uygun gördüler diye uzaklaştırılmış olmam, bu arada emeklilik hakkımın büyük ölçüde elimden alınmış olması bir hukuk devletinde, bırakın hukuk devletini bir devlette olabilecek şeyler değil.

KHK faciasını üreten, yaşatan kuruma devlet demek de mümkün olmasa gerek kanısındayım.

Bu KHK yazısını yazmamın nedeni bu hukuk ve siyaset kepazeliğini bir kez daha insanlara hatırlatmak; sosyal medyada görüyorum, insanlara hiçbir ülkede hiçbir dönemde olması imkânsız muameleler yapılıyor, o “ağaç kabuğu yesinler” diyen adamı(?) (kim demişti bu lafı aklımdan uçtu gitti) haklı çıkarmak için her şeyi yapıyorlar.

Ancak, bu KHK meselesi öyle sanıldığı kadar basit bir mesele olarak kalmayabilir.

Bu hukuksuzlukla doğrudan karşı karşıya kalan yüz elli bini aşkın vatandaş var; aileler ve yakın arkadaş çevreleriyle beraber en azından bir milyonluk bir seçmen kitlesinden bahsediyoruz. 

Özellikle Cumhurbaşkanlığı seçiminde bu bir milyon kişilik seçmen grubu siyasi gücünü hiç fire vermeden bu KHK rezaletini sebep olanlara karşı kullanmalı.

Yukarıda belirttim, her KHK’lının bu hukuksuzlukla karşı karşıya kalış macerası farklı.

Ben Ekim 16’da da KHK’lı olmuşum ve Temmuz 2017’de KHK Komisyonu’na başvurmuşum.

Bu yazıyı yazdığım günlerde başvurumun üzerinden dört seneden fazla vakit geçmiş ama hala şahsıma Komisyon’dan olumlu ya da olumsuz bir cevap gelmiş değil.

Bir başvuruya dört seneyi mütecaviz bir sürede hala cevap veril(e)memesi bir hukuk devletinde olacak şey değil.

Malum, Komisyon Hazretleri olumsuz cevap vermeden AİHM ve AYM dâhil yargı yolları kapalı.

Böyle bir ortamda bazı ahlaksızlar da ülkede bir hukuk devletinin varlığından bahsedebiliyorlar utanmadan.

KHK Komisyonunun bir internet sahifesi var, bu sahifede arada sırada verilen ve verilmeyen yanıtların sayıları, verilen yanıtların ne kadarının olumlu ne kadarının da olumsuz olduğu yayınlanıyor.

Galiba Mayıs ayında yayınlanan son hukuksuzluk durum saptama raporunda yanıtlanmayan başvuru sayısının on bin dolayında olduğu yazılmış idi; aradan yaklaşık dört ay geçti, Komisyon çalışanlarının sayısı çalışma bitmeden azaltılmamış ise, kişi başına düşen dosya sayısının çok azaldığı ortada, bu hala yanıt vermeme keyfiyetinin nedenini anlamak artık hiç mümkün değil.

Benim dosyamın durumu zaten bir hukuk kepazeliği çünkü üniversiteden uzaklaştırıldığım Resmi Gazete 29 Ekim 2016 tarihli, o gün hükümler yürürlüğe girer, ben her koşulu yerine getirerek, Rektörlük oluru alınarak üniversitedeki görevimden yani kamu hizmetinden çoktan istifa ederek ayrılmış idim.

Yani birileri beni içinde hukuken ve fiilen olmadığım kamu hizmetinden attılar, kutluyorum kendilerini ve yaptıkları işe gösterdikleri özeni.

Tamamen bir tesadüf, KHK durumum Resmi Gazetede yayınlandığı gün yurtdışında idim, KHK’lıların pasaportları da otomatik olarak iptal edildiği için o günden sonra bir daha İstanbul’a da dönmedim.

Kendimden bahsederken gerçekten sıkılıyorum ama benim durumumda da olan hukuksuzluk (kamu hizmetinde olmayan birinin kamu hizmetinden atılması komikliği) başka KHK’lıların durumunda da var, kendimden hareket ederek genel bir hukuk kepazeliğine gelmek istiyorum böylece.

Toplumun bu KHK kepazeliğine sessiz kalışı da ayrı bir muamma.

Ama şu unutulmasının, bu KHK kepazeliği zamana yayılarak unutturulacak bir konu hiç değil.

Giriyorum KHK Komisyonu sahifesine, karşıma başlıkta kullandığım ifade çıkıyor: Başvurunuzun incelemesi devam etmektedir”.

Dört yıldır ne inceliyorlar, Vallahi anlamadım.

Kamu hizmetinde olmayan birini kamu hizmetinden nasıl attıklarını inceliyor olabilirler.

HABERİN KAYNAĞINA BURADAN ULAŞABİLİRSİNİZ