Çarşamba, Nisan 24, 2024
AÇIK GÖRÜŞ

Yahya’nın Hikayesi

Veysi Dündar

Yahya yaşlanmayan yüzüyle belli etmese de tam 51 yaşında.
12 yaşından beri tek başına büyüttüğü oğlu ise 27 yaşında. Batman’dan İstanbul’a akan 51 yıllık hayat hikayesinin özeti : “İstanbul sana yenildim”.

Oğlu ve gelini ile paylaştığı evin kirası 1.500 TL. Yahya’nın emekli maaşından 100 TL az. Oğlunun kaçırarak evlendiği gelini ise 26 yaşında. Bu 2 genç insanın ikisi de işsiz.

Kadıköy’deki Karaköy iskelesinin üstünde beğeniyle takdir ettiğim İstanbul Kitapçısı’nda, Yahya ile otururken bana şöyle diyor :
“Bütün işler AK Partinin tekelinde. Yarın oğlum ve gelinimle gideceğim size 3 üye getirdim fakat bize en azından 1 iş vereceksiniz. İstanbul’da iş bulmak imkansız. Ak Partili değilsen imkansızdan da zor.”
Ben demiyorum Yahya diyor.

Herkesin hepimizin bildiğini tekrar ediyor sadece.
Beyoğlu’nda hem komşum hem çalışanım hem oyuncum oldu Yahya. (Evet absürd komedim Nekrüt’te rol vermiştim kendisine)

Telefon dükkanımızın bitmeyen inşaatı bir gün biter ve Yahya hala işsizse seve seve iş vereceğim ona.
Peki Yahya buna daha ne kadar dayanır?

1987 yılından 2020’ye kadar tam 33 yıllık bir çalışma serüveninin sonunda eline tutuşturulan 1600 TL’den bahsediyoruz.
O 1600 TL bugün 200 Euro bile değil, güçlükle 200 Dolar ediyor.

Yahya’nın çocuğu da gelini de ülkenin sistemsiz politikalarının ürünü olarak işsiz. Her aileye 3 çocuk öneren Cumhurbaşkanı’mız, iktidara geldiğinde Yahya’nın oğlu 9 yaşında ilkokul 3’teydi.
Tam 18 senelik iktidarın sonunda Yahya’nın oğlu 27 yaşında fakat onu istihdam edecek bir politikayı bunca senedir üretemeyenler hala bizden selahiyet istiyor.

Türkiye’de prim ödemeden sistemden sadaka alarak yaşayan milyonlar bir tarafta, yıllarca prim ödemiş terlemiş insanlara reva görülen emekli aylığı bir tarafta.

AKP giderek daha da fazla çalışmayan insanların partisi haline gelirken, çalışıp emeğinin karşılığını alamayan insanlara da çaresizlik vaat eden sisteminin canlı örneği karşımda.

Yahya’nın pandemi koşullarında İstiklal Caddesinin tüm Türkiye gibi kapısını dış dünyaya Araba, Farsiye, Orta Doğuluya ve tabii Batılıya kapatmak zorunda kalması ile iş bulma umutları da söndü.

Yandaş anketçinin her bireye verilen 5.000 TL’sinden de haberi yok.
Giderek daralan seçeneklerle Yahya için yaşamda var olmanın tek bir amacı var, biricik oğluna destek olabilmek.

Yahya sıradanlığın temsilcisi. Anadolu’nun ücra köyünden Almanya’ya giden forklift işçisi farazi Yahya’dan zerre farkı yok. Fakat Almanya’daki adaşı ayda 5.000 Euro maaş, emekli olduğunda ise bunun yarısını alacak. Bunun karşılığı Türk parası ile sırasıyla 45 ve 22 bin Tl.

Yahya’nın tek suçu Türkiye’de doğmuş olmak. Tabii ki bir suç değil. Ama ülkenin son 20 yıllık alt üst oluşundan, İstanbul’un Ankara’nın peyzajlarını bozan yok eden inşaat ekonomisinden hakkını alamadığı için o daha da yoksul.

%43’ü asgari ücretli Türkiye emek piyasasının. Milyonlarca işsiz ise buna yutkunarak bakıyor. Yahya ise asgari ücretin bile altında bir emekli maaşı ile sürünmenin bir kaç tık altında duruyor.

Memleketi Batman’da işlerin daha iyi olduğunu düşünüyor fakat artık Batman bile ona ekmek vermekten çok uzak.

Yahya ile 2020 yılının bir Eylül gününde Kadıköy-Karaköy vapurunda evimize dönmek üzere kadim boğazda yol alırken aklıma gelen bunlardı.

İstanbul gibi bir dünya şehrinde insanları üç 30 paraya, yokluğa, açlığa, işsizliğe, biata ve bidata sürükleyen bir düzenin içindeyiz.

Bu düzenin yıkıcı dalgaları yanında, boğazın lacivertini köpürten dalgaların sözü bile olmaz.

Türkiye yakalandığı orta gelir tuzağını mum gibi arıyor. Orta gelir çoktan bir hayal oldu.

Milyonlarca yoksuldan birinin hikayesi bu… hepimizin hikayesi Yahya’nın hikayesi..!

25.9.2020

P.S.

Tam yazıyı bitirdim bir arkadaşımdan gelen mesajla Yahya’nın şikayetine canlı tanık oldum. Yeğeni bir kamu kurumunda işe girmiş. Ülkücü paylaşımlarıyla sosyal medyada kendini gösteren yeğen akraba ve arkadaşlarından hayır dua almak için işe alınmasını paylaşıyor mesajda. Daha ne diyebiliriz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir