Antalya’dan Gelen Işık
Jüri üyeleri, yönetmen ve yapımcıların sansüre karşı tepkisi, festivalin sahibi Antalya Belediyesini bir tercih yapmaya zorladı.
Nejla Demirci’nin yönettiği, KHK ile görevlerinden ihraç edilen iki kamu emekçisinin verdikleri mücadeleyi konu alan ve 60. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin ‘Ulusal Belgesel Film Yarışması’ bölümüne seçilen Kanun Hükmübelgeseli, “Yargıya intikal etmiş bir konuda yargılama sürecini ve tarafsızlığı etkilememek” gerekçesiyle programdan çıkarıldı. Kararın duyulmasının ardından, festivalin çeşitli yarışma kategorilerindeki jüri üyelerinin büyük bölümü “…Filmlerde suç unsuru arayan bu bakışı ve sansür yaptırımının normalleşmesini kabul etmiyoruz…” diyerek görevlerinden çekildi. Ardından festivalde filmleri yarışacak olan 28 yönetmenin tamamı “‘Kanun Hükmü’ filminin yarışma programından çıkartılmasını, sanatsal ifade özgürlüğüne açık bir tehdit olarak görüyoruz” diyerek filmlerini çektiğini açıkladı.
‘Kanun Hükmü’ filminin festivalden çıkarılma kararının arkasında Kültür ve Turizm Bakanlığı olduğunu, Bakanlığın festival yönetimini, festivalden finansal desteğini çekmekle tehdit ettiğini bildirdi.
Jüri üyeleri, yönetmen ve yapımcıların sansüre karşı tepkisi, festivalin sahibi Antalya Belediyesini bir tercih yapmaya zorladı. CHP’li Antalya Belediyesi, Kültür Bakanlığını karşısına alarak ilk kararından geri adım atmayı tercih etti; Belediye Başkanı Muhittin Böcek, sansüre karşı olduğunu söyledi. Birkaç gün önce “Belgeselde yer alan kişi ile ilgili yargı süreci tamamlandıktan sonra Film, Antalya’da gösterilecektir” diyen Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin Yönetmeni Ahmet Boyacıoğlu ise yeni bir açıklamayla, “Kanun Hükmü isimli belgesel filmde, yer alan kişiyle ilgili yargılama sürecinin devam etmediği tarafımızca belgelendiği için filmin yarışma seçkisine geri alınmasına karar verilmiştir” demek zorunda kaldı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ise beklenildiği gibi festivalden çekildiğini açıkladı.
Bitti mi? Tabii ki hayır. Bu satırlar yazılırken gelişmeler devam ediyordu.
Önce ‘sosyal medya’ denilen çöplükte benzerleri son yıllarda sıkça görülmüş bir linç kampanyası başlatıldı. Linç girişiminin sosyal medya ile sınırlı kalmadığını Ahmet Boyacıoğlu’nun 28 Eylül Perşembe günü akşam saatlerinde yaptığı açıklamadan öğrendik. Festival Yönetmeni Boyacıoğlu, kendisi hakkında soruşturma açıldığını, kendisinin ve ekibinin can güvenliğinin tehdit altında olduğunu belirttiği açıklamasında, bu saldırılar karşısında sinema sektöründen bekledikleri desteği görmediklerini söyleyerek, Kanun Hükmü isimli filmin bir defa daha festivalden çıkarıldığını duyurdu.
Jüri görevinden çekilenler ve filmlerini festivalden çekenler, ‘kötülüğün sıradanlığı’nın bir kez daha görünür olmasına neden oldular.
Dik durma cesareti gösteren jüri üyelerine, yönetmen ve yapımcılara elbet bir bedel ödetilecektir, ama tarih bu onurlu duruşlarından dolayı hak ettikleri saygın yeri onlardan esirgemeyecektir.