Günal Kurşun: Dakka Bir Gol Bir!
Yeni İçişleri Bakanı sayın Ali Yerlikaya’nın haziran başında göreve başlaması sonrası, selefi Süleyman Soylu’nun bıraktığı enkazın etkisiyle, görevi icra ederken takip edeceği usul ve kolluk kuvvetleri üzerindeki etkisi merakla bekleniyordu. Etrafımdaki tüm hukukçularla bu atamanın görece bir yumuşamaya yol açıp açmayacağı, sayın Yerlikaya’nın İstanbul valiliği sırasında ortaya koyduğu eylem ve işlemler doğrultusunda tahmin etmeye çalışıyorduk. Aradan geçen yaklaşık iki buçuk aydan sonra, özellikle üzerinden tır geçirilen insan hakları hareketi zihninde bir fikir oluştu.
…
Valiliği döneminde AYM kararlarına bu muameleyi yapan sayın Yerlikaya’nın bakanlığı döneminde de elbette, yaptıkları yapacaklarının teminatını oluşturacak fikrindeydim. Sağolsun yanıltmadı! Hatta bir adım öteye geçti bile denebilir.
Geçtiğimiz iki cumartesi günü üst üste, Adana’daki İnönü Parkı üzerinde -ki çoğu barışçıl gösteri ve basın açıklamasının yapıldığı kent merkezinde hemen adliyenin yanındaki bir parktır- İnsan Hakları Derneği Adana Şubesi’nin çağrısıyla bir araya gelen ve Cumartesi İnsanlarına Galatasaray Meydanına çıkma imkânı talep eden gruba yoğun bir saldırı yaşandı. Meğer Adana Valiliği, 4 Ağustos Cuma gecesi aldığı bir kararla 5 Ağustos Cumartesi günü, sadece o günü kapsamak üzere, il genelinde her türlü toplantı ve gösteri yürüyüşünü yasaklamış.
Bu keyfi karardan haberiniz yoksa, anayasal barışçıl protesto hakkınız da gümbürtüye gidiyor hâliyle, “yasadışı eylemci” sınıfına bir anda terfi edebiliyorsunuz. Gazlı coplu müdahale ertesinde, çoğunu yakından tanıdığım, aralarında 70’li yaşlarda bulunan pek çok arkadaşım ve avukat meslektaşım göz altına alındı. Akşama tümünü serbest bırakmışlar.
Böylelikle Adana Valisi ve Emniyet Müdürü, yeni bakana güven, iman ve biat tazelemiş oluyorlar herhâlde.