Cuma, Nisan 18, 2025
MEDYADA BUGÜN

Mustafa Yalçıner: Sol İttifakların Kazanması Gereken Seçim

Evrensel yazarı Mustafa Yalçıner, sol partilerin kurdukları ittifakları değerlendirdi. Yalçıner yazısında, işçi ve emekçileri örgütleyecek bir yapılanmaya olan ihtiyaca dikkat çekti.

Sol partilerin oluşturduğu “Sosyalist Güç Birliği” ve “Emek ve Özgürlük” ittifaklarının programatik olarak farkları olsa da pek çok ilkede ortaklaşabileceğini belirten Yalçıner, “Şimdi, sosyalistim diyenlere düşen, herhalde, burjuva muhalefet dışında kalan bu iki ayrı “birlik” ve özel olarak sosyalistlik iddia edenler arasında düzgün bir ilişkiyi sürdürerek, bir ittifak olanaklı olmasa bile, bir arada yürünecek yolları birlikte yürümek ve bunu zorlaştırıp grupçuluğu teşvik edici tutumlardan kaçınmak olmalıdır” diye yazdı.

Mustafa Yalçıner’in yazısından bazı bölümler şöyle:

“Bir ‘sosyalist güç birliği’ kuruldu. Bir de kuruluşunu ve adını deklare eden ‘emek ve özgürlük’ ittifakı var. ‘Güç birliği’nden arkadaşlar her ne kadar ‘ikirciksiz laiklik’, ‘ikirciksiz antiemperyalizm’ türü vurgularla farklılık iddiasında olsa da ‘ilkeleri’ ya da platformları, Kürt sorunu bir yana bırakıldığında, neredeyse birbirinin aynısı. Tersine iddialar olsa bile, ikisi de ‘seçim ittifakı’ değil. İki  yanıtın başlıca farkı ise, ‘güç birliği’ ‘solun-sosyalistlerin birliği’ yaklaşımıyla solcuları bir araya getirmeyi ve acil görev olarak da ‘sosyalizmi savunmayı’ benimserken, ‘emek ve özgürlük’ ittifakının iddiası daha mütevazı: Aralarında EMEP gibi sosyalist partiler olan bu ittifak, emeğin haklarını temel bir hareket ettiricisi olarak benimsemekle birlikte, işçi sınıfı ya da sosyalistleri aşan daha geniş kitleleri, halkı birleştirerek, ‘güç birliği’nin sözünü etmediği demokrasinin kazanılmasını da kapsayarak halk egemenliğinin kurulmasını hedef ediniyor.

EMEP ikisini birleştirmek için çok uğraştı, ancak şimdiye kadar başarılı olamadı. ‘Sosyalist Güç Birliği’nin dışında EMEP gibi bir sosyalist partinin olduğu kesin ve bu yönüyle güç birliği en azından bütün sosyalistlik iddia edenleri kapsamıyor. Şimdi, sosyalistim diyenlere düşen, herhalde, burjuva muhalefet dışında kalan bu iki ayrı ‘birlik’ ve özel olarak sosyalistlik iddia edenler arasında düzgün bir ilişkiyi sürdürerek, bir ittifak olanaklı olmasa bile, bir arada yürünecek yolları birlikte yürümek ve bunu zorlaştırıp grupçuluğu teşvik edici tutumlardan kaçınmak olmalıdır.”

Mustafa YALÇINER’in Yazısı