Özgür ve Zengin Olmak Kendin Olmakla Mı İlgili?

Çoğunluğun seni kendin olmaman için çabaladığı bir toplumda kendin olarak yolumuzda  devam edebiliyorsak kendi olma yolculuğumuzda başlamış demektir.

Bizim gibi gelenekçi toplumlarda kendin olabilmek kendi hayallerinin, kendi inançlarının, kendi seçimlerinin peşinden gitmek öyle kolay değil. Karşına ailen, arkadaşların, akrabaların, çocukların, baban, annen,  çok yüzlü politikacılar ,  MİT inançlar , sürekli tüketim körükleyen sömüren kapitalist sistem , sürekli eşitlikten söz eden kominist sistem,  sürekli narsistliği körükleyen faşist milliyetçiler, kendini suçlu hissetmeni sağlayan inanç ve mezhep istismarcıları,  oligarşik gruplar,  gücü paylaşmayan yöneticiler, sürü olmayı kabul etmiş, düşünmeyen , sorgulamayan , araştırmayan , iradesini inandığı tiranlara satmış toplum seni kendin olmaman için hep birlikte çalışıyorlar.  İşte bütün bu engellere rağmen id, ego, süperego dengesini kurabilen, duygu, düşünce ve davranışlarının sorumluluğunu alan,  yaşam felsefesi ve  kriter olarak bilim ve etik normları referans alıyorsak işte kendimiz olmaya başladık demektir.

Kendi olanlar ile olmayanları nasıl fark ederiz?

Kendi olmayanlar şunları yaparlar:

Okumazlar , düşünmezler,

Konfor alanlarından çıkmazlar,

Sanat, bilim , felsefe ile ilgilenmezler ,

Sürekli tüketirler,

Sürekli medya ile ilgilenirler,

Sürekli haz isterler,

Hayatları mutfak , yatak odası, iş, tuvalet arasından geçer.

Bencildir,

Kibirlidirler,

Maddeye daha çok değer verirler,

Sahip oldukları ile övünürler,

Sürekli yalan söylerler,

Başkalarının sırtında geçinirler,

Her şeyi devletten beklerler,

Her şeyi israf ederler,

Sabit fikirleri vardır,

Taklide dayalı inançları vardır,

Gösterişi severler,

İlişkilerinde korku kültürü hakimdir.

Hiç kimseye güvenmezler,

Her şeyi herkesi kendi menfaatleri için kullanırlar,

Taassup içindedirler,

Gelişime direnirler, 

Bir sonraki yazımda kendi olanlar neler yapar onları konuşalım.

Ali DOLGUNYÜREK